Duvarları Yeniden İnşa Etmek
Bölüm 11: Günah ve Tövbe, Nehemya 9:1-36 Kerem Koç, APK, 6 Haziran 2010
Giriş: Kutsal Kitabın Nehemya bölümünü çalışmaya devam ediyoruz bugünde, çoğu bitti kitabımızın, fakat kalan kısımları özellikle hayatlarımız için yönlendirici konular içeriyor ve bir Hristiyan’ın nasıl yaşaması gerektiği konusuna dayanıyor.
Okuma: Nehemya 9:1-37
A - Günah Bilinci:
Giriş
Geçen hafta bahsettiğimiz kutlamaların ardından halkın bir yas içerisinde olduğunu görüyoruz, büyük bir sıkıntı içinde hep beraber toplanmışlar. Her biri oruç tutuyor, bu tövbe ile bağlantılı bir oruç olduğu için bir anlamda “yemek bizim için önemli değil şu anda” diyor halk. Ayrıca çul kuşanmışlar (sert çuval bezini kıyafet olarak giymek) ve başlarına toprak serpmiş durumdalar, bu hayatın zevkleri, rahatlığı, temizliği umurumuzda değil, biz günahlarımızın içinde boğulmuşuz. Halk saatlerce okunan (6 saat) Kutsal Yazıların neye odaklandığını çok iyi anlamışlar. Biz günahkarız, Tanrı ise Kutsaldır.
Günah Nedir? Tanrı’nın ahlaki yasasına karşı gelmek demektir. Tanrı’nın bize “yapma” dediği şeyleri yapmak günahtır; ayrıca Tanrı’nın bize yap dediği şeyleri yapmamak da günahtır. Günah sadece fiziksel bir hareket değil ama aynı zamanda düşünsel bir harekettir, dolayısıyla sadece birini öldürmek günah değildir ama aynı zamanda birini öldürmeyi arzulamakta günahtır. Her ne kadar ülkemiz Hristiyanlığında “günahın derecesi yoktur” denilse de, günahın bir fiziksel derecesi vardır elbet, bunun içindir ki yalan söylemek ve tecavüz etmek aynı seviyeye koyulamaz, ancak günahın Tanrı’nın gözünde yanlış olması konusunda bir derece yoktur, Tanrı her günahtan tiksinir. Günahın bilincine varmış olan halkın tam 6 saat tövbe edip tapındıklarını görüyoruz, ona övgülerle yaklaşıyorlar ve çok iyi biliyorlar ki övgüleri bile Kutsal Tanrı’nın karşısında yetersiz kalır.
B - Tövbe Duası – Sen Haklısın, Biz Yanlışlık Yaptık:
Nehemya 9:1-5 ayetlerinden sonra, bir tövbe duası yapıldığını görüyoruz, David Guzik bu duanın “Kutsal Kitabın yazılı en uzun duası olduğunu söyler”. Şahsen ben oturup kelimeleri saymadım ancak David Guzik’in tanıklığına güveniyorum. Bu uzun dua Tanrı’yı yüceltmek ve insanın günahkar durumunu ortaya konup, bunların yanlış Tanrı’nın ise doğru olduğunu yansıtmak için söylenmiştir.
Nehemya 9:33 şöyle diyor.
Başımıza gelen bütün olaylarda sen hep adil davrandın, doğru olanı yaptın, bizse kötülük yaptık. Bizim de günahlarda ki tutumumuz bu olmalı, inkar etmek, üstünü örtmeye çalışmak, önemsememek, boşvermek ya da günahını kapatmak için başka bir günah işlemek olmamamlı. “Rab ben yanlışım, sen doğrusun ve ben bu yolumdan dönüyorum”. Bir özür dileme ve bir daha yapmama öğretisidir bu, aynı şekilde çevremizdekilerede karşı böyle olmalıdır. “Arkadaşım ben hata yaptım, beni bağışla” bu seni alçaltmaz, fakat alçakgönüllü yapar. Burada halk yüreğini daha da kırarak taa atalarının yaptığı günahlar için tövbe ediyor, halk o kadar suçluluk duyuyor. İsrail halkı yüzyıllarca günah işlemiş bir halk ve bu günahlarını tövbesini yapıyor bu topluluk. Aslında o kadar ilginçtir ki bugün dahi bizim kullandığımız Eski Antlaşma bölümünü Tanrı sözü olarak kullanan İsrail halkı; günahlarına devam ediyor. Elbette ki her birimiz günah işliyoruz fakat günahın ne demek olduğunu çok iyi bilen bir halkın bunu yapması çok daha zor anlaşılan bir durum. Daha geçen hafta çok önemli bir politikacımız 10 emirden bir alıntı yaparak “Öldürmeyeceksin” dedi. Maalesef günah İsrail halkı da dahil olmak üzere her birimizin hayatlarını rezil etmiş.
Tövbe Nedir? Tövbe’nin İbranice tanımına baktığımızda, shuv (dönmek) ve נחםnicham (acı, sıkıntı hissetmek) kelimelerinden türediğini görüyoruz. Sıkıntı hissederek Tanrı’ya dönme söylemidir. Kişinin yaptığı hatanın farkına varıp bundan vazgeçmesi fakat sadece vazgeçmesi değil ancak bir U dönüşü yapıp tekrar Tanrı merkezli bir hayatı seçmesidir. Aynı şekilde Matta 3. bölümde Vaftizci Yahya’nın çölde bağırarak söylediği “Tövbe Edin, Tövbe Edin” sözü, grekçe μετανοέωmetanoeo kelimeside, düşüncenizi değiştirin, tekrar bu konu üzerinde düşünüp karar verin gibi bir söylemdi. Pişmanlık duyup düşüncelerimizi değiştirmekdir tövbe. Bu halkda çağlar boyunca günah işlediklerini ve işlemeye devam ettiklerinin bilincindeler.
Nasıl Tövbe Etmeliyiz?
Peki nasıl tövbe edeceğiz? Var mı böyle hazır yapılmış bir kitapçık okuyalım kurtulalım bu günahlardan? Tövbe öncelikle Mesih merkezli olmalıdır. Yapmış olduğumuz günahtan dönmek demek, daha önce işlediğimiz günahın bedelini ödemiş olmak demek değildir. Devamlı olarak Tanrı’nın Yasasına karşı geldiğimiz için günahımız için tek kutuluş yolu vardır, o da Kutsal olan bir kurban. Bizim ödeyemeyeceğimiz ücreti ödeyen bir kurtarıcı. Bizim çekmemiz gereken günahın cezasını çeken merhametli bir aracı. Şunu unutmayın kardeşlerim ve misafirlerimiz, bizi kurtaran tövbemiz değildir. Ordo Salutis dediğimiz inancımızın Kurtuluş Düzenine göre tövbeden önce iman gelir. Biz Tanrı’nın lütfu sayesinde ve iman ile kurtulduğumuza inanırız, tövbe ettiğimiz için yada yaptığımız iyi işlerden dolayı değil. Ünlü sanatçı Müslüm Babanın bir şarkısı var, hemen konu gelmişken değinelim. (Şarkının yazarı kendisi değildir)
Cennet Bahçesi
artık günahları bırakmalıyız
zaman varken tövbe etmek ne güzel (yoldan dönmek)
bu dünyadan sonra ahiret için
allah'a ibadet etmek ne güzel
bitmeyen bir hayat bizi bekliyor
canın ne isterse rabbin veriyor (burası çok ilginç)
öyle yaratmış ki sözler yetmiyor
cennet bahçesine girmek ne güzel (tövbe ile cennet öğretisi)
kabir melekleri gelecek bir gün
belki güleceğiz belkide üzgün
inşallah defterin olursa düzgün (iyi işler)
cennet bahçesine girmek ne güzel (iyi işlerle cennet öğretisi)
Şaka bir yana bu şarkıda temel Müslüman ilahiyatı özetleniyor, bir çok dinde de iyi işler ve tövbe ile kurtuluş öğretisi anlatılır ki bizde okullarda bu öğreti ile büyüdük. Ancak bizim ilahiyatımızda iyi işler imandan sonra gelir, tövbe edilir ve iyi işler sürekli yapılır çünkü Rab İsa’nın bizim için yapmış olduğu muhteşem işi görürüz. Tövbe ederiz çünkü hayatımızın geri kalanında Kutsal bir yaşam sürmek isteriz. Tövbe ederiz çünkü Mesih’e benzemek isteriz. Dolayısıyla Tanrısal Kurtuluşumuzla ilgili olarak, ne kadar yaptığınız yanlışlardan pişmanda olsanız, ne kadar bunlardan vazgeçmek için arzulasanızda; Mesih merkezli olmayan hiçbir tövbe gerçek tövbe değildir. Onun için ilk önce Mesih İsa’nın insanın kurtarıcısı olduğuna inanıp ardı sıra gitmesi gerekir, ancak o zaman gerçek tövbe öğretisiniz anlarız…
Tövbe aynı zamanda yürekten olmalıdır. Unutmamalıyız ki dualarımızda ve isteklerimizde Tanrı’nın hareketlerini değiştiremeyiz, Tanrı kendi amacı doğrultusunda arzusuna uygun kararlar verir. Manipülasyon’da yapamayız Tanrı’ya. Kandıramazsın ki Tanrı’yı kendini acındırarak. Tanrı herşeyin farkındadır, yürekleri görür, arzuları sınar, davranışlarımızı bilir. Bunun için dualarımızda ve tövbelerimizde ikiyüzlü değil fakat içten olmalıyız. Gerçekten tövbe pişmanlık içerir ve pişman olduğumuz şeyden rahatsız olduğumuzu dile getiririz ve bunu bir daha yapmayacağımıza söz veririz, bunun için tövbe ettiğimizde düşüncelerimizde değişmeliyiz…
Tövbe hayat değiştirme amaçlı olmalıdır. Tövbe bir yaşam biçimidir, biz her günümüzde yaşayacağımız hayatı seçeriz ve tövbe her günümüzü etkileyen bir davranıştır. Gerçek tövbe ile yaşamımızı Tanrısal bir temelde değiştirdiğimize söz veririz, davranışlarımızda değiştiğimize söz veririz. Bunun için tövbe davranış değişikliğini içerir.
Sonuç:
Protestan Kiliseleri, Martin Luther’in 95 Tezlik tövbe çağırısıyla başladı, ve bizde bugün bir çağrı yapıyoruz. Biz Ruhsal anlamda bozulmuş olduğumuzdan dolayı devamlı olarak günaha yatkın hareket ediyoruz. Fakat Mesih’te büyüyen imanlılar olarak Koloseliler kitabında anlattığı gibi “günahlarımızı öldürmeliyiz ve tövbede büyümeliyiz”. Bugün yeni bir başlangıç yapın. Mesih İsa’nın kurtarıcı olduğuna inanmayan siz misafirlerimiz, bugün Rabbe yüreğinizi açın, imanla İsa’yı yüreklerinize alın ve geçmiş günahlarınızdan tövbe edin. Yeni bir başlangıç yapın ve tövbe ile günahlarınızı arkanızda bırakın. Siz kardeşlerim, Rab İsa Mesih’i yüreklerinize almış olan inanlılar olarak, her yeni günde günahınızı öldürün ve kutsallaşın. Dua ile, Tanrı sözünü çalışma ile, kardeşlerle paydaşlık ile gözlerinizi iyi ve ahlaki olana dikin, Mesih’in kurtarış işini anımsayarak davranışta ve düşüncelerinizde yenilenin.
İlahiyatçı Thomas Watson şöyle diyor.
Buz ne kadar uzun süreli olarak donarsa, o kadar kırılması zor olur.
Bunun için size teşviğim; her yeni gün Rabbin önüne tövbe ile yaklaşın.
Ekstra Çalışma Ayeti:
2.Tim 2:22-26
Giriş: Kutsal Kitabın Nehemya bölümünü çalışmaya devam ediyoruz bugünde, çoğu bitti kitabımızın, fakat kalan kısımları özellikle hayatlarımız için yönlendirici konular içeriyor ve bir Hristiyan’ın nasıl yaşaması gerektiği konusuna dayanıyor.
Okuma: Nehemya 9:1-37
A - Günah Bilinci:
Giriş
Geçen hafta bahsettiğimiz kutlamaların ardından halkın bir yas içerisinde olduğunu görüyoruz, büyük bir sıkıntı içinde hep beraber toplanmışlar. Her biri oruç tutuyor, bu tövbe ile bağlantılı bir oruç olduğu için bir anlamda “yemek bizim için önemli değil şu anda” diyor halk. Ayrıca çul kuşanmışlar (sert çuval bezini kıyafet olarak giymek) ve başlarına toprak serpmiş durumdalar, bu hayatın zevkleri, rahatlığı, temizliği umurumuzda değil, biz günahlarımızın içinde boğulmuşuz. Halk saatlerce okunan (6 saat) Kutsal Yazıların neye odaklandığını çok iyi anlamışlar. Biz günahkarız, Tanrı ise Kutsaldır.
Günah Nedir? Tanrı’nın ahlaki yasasına karşı gelmek demektir. Tanrı’nın bize “yapma” dediği şeyleri yapmak günahtır; ayrıca Tanrı’nın bize yap dediği şeyleri yapmamak da günahtır. Günah sadece fiziksel bir hareket değil ama aynı zamanda düşünsel bir harekettir, dolayısıyla sadece birini öldürmek günah değildir ama aynı zamanda birini öldürmeyi arzulamakta günahtır. Her ne kadar ülkemiz Hristiyanlığında “günahın derecesi yoktur” denilse de, günahın bir fiziksel derecesi vardır elbet, bunun içindir ki yalan söylemek ve tecavüz etmek aynı seviyeye koyulamaz, ancak günahın Tanrı’nın gözünde yanlış olması konusunda bir derece yoktur, Tanrı her günahtan tiksinir. Günahın bilincine varmış olan halkın tam 6 saat tövbe edip tapındıklarını görüyoruz, ona övgülerle yaklaşıyorlar ve çok iyi biliyorlar ki övgüleri bile Kutsal Tanrı’nın karşısında yetersiz kalır.
B - Tövbe Duası – Sen Haklısın, Biz Yanlışlık Yaptık:
Nehemya 9:1-5 ayetlerinden sonra, bir tövbe duası yapıldığını görüyoruz, David Guzik bu duanın “Kutsal Kitabın yazılı en uzun duası olduğunu söyler”. Şahsen ben oturup kelimeleri saymadım ancak David Guzik’in tanıklığına güveniyorum. Bu uzun dua Tanrı’yı yüceltmek ve insanın günahkar durumunu ortaya konup, bunların yanlış Tanrı’nın ise doğru olduğunu yansıtmak için söylenmiştir.
Nehemya 9:33 şöyle diyor.
Başımıza gelen bütün olaylarda sen hep adil davrandın, doğru olanı yaptın, bizse kötülük yaptık. Bizim de günahlarda ki tutumumuz bu olmalı, inkar etmek, üstünü örtmeye çalışmak, önemsememek, boşvermek ya da günahını kapatmak için başka bir günah işlemek olmamamlı. “Rab ben yanlışım, sen doğrusun ve ben bu yolumdan dönüyorum”. Bir özür dileme ve bir daha yapmama öğretisidir bu, aynı şekilde çevremizdekilerede karşı böyle olmalıdır. “Arkadaşım ben hata yaptım, beni bağışla” bu seni alçaltmaz, fakat alçakgönüllü yapar. Burada halk yüreğini daha da kırarak taa atalarının yaptığı günahlar için tövbe ediyor, halk o kadar suçluluk duyuyor. İsrail halkı yüzyıllarca günah işlemiş bir halk ve bu günahlarını tövbesini yapıyor bu topluluk. Aslında o kadar ilginçtir ki bugün dahi bizim kullandığımız Eski Antlaşma bölümünü Tanrı sözü olarak kullanan İsrail halkı; günahlarına devam ediyor. Elbette ki her birimiz günah işliyoruz fakat günahın ne demek olduğunu çok iyi bilen bir halkın bunu yapması çok daha zor anlaşılan bir durum. Daha geçen hafta çok önemli bir politikacımız 10 emirden bir alıntı yaparak “Öldürmeyeceksin” dedi. Maalesef günah İsrail halkı da dahil olmak üzere her birimizin hayatlarını rezil etmiş.
Tövbe Nedir? Tövbe’nin İbranice tanımına baktığımızda, shuv (dönmek) ve נחםnicham (acı, sıkıntı hissetmek) kelimelerinden türediğini görüyoruz. Sıkıntı hissederek Tanrı’ya dönme söylemidir. Kişinin yaptığı hatanın farkına varıp bundan vazgeçmesi fakat sadece vazgeçmesi değil ancak bir U dönüşü yapıp tekrar Tanrı merkezli bir hayatı seçmesidir. Aynı şekilde Matta 3. bölümde Vaftizci Yahya’nın çölde bağırarak söylediği “Tövbe Edin, Tövbe Edin” sözü, grekçe μετανοέωmetanoeo kelimeside, düşüncenizi değiştirin, tekrar bu konu üzerinde düşünüp karar verin gibi bir söylemdi. Pişmanlık duyup düşüncelerimizi değiştirmekdir tövbe. Bu halkda çağlar boyunca günah işlediklerini ve işlemeye devam ettiklerinin bilincindeler.
Nasıl Tövbe Etmeliyiz?
Peki nasıl tövbe edeceğiz? Var mı böyle hazır yapılmış bir kitapçık okuyalım kurtulalım bu günahlardan? Tövbe öncelikle Mesih merkezli olmalıdır. Yapmış olduğumuz günahtan dönmek demek, daha önce işlediğimiz günahın bedelini ödemiş olmak demek değildir. Devamlı olarak Tanrı’nın Yasasına karşı geldiğimiz için günahımız için tek kutuluş yolu vardır, o da Kutsal olan bir kurban. Bizim ödeyemeyeceğimiz ücreti ödeyen bir kurtarıcı. Bizim çekmemiz gereken günahın cezasını çeken merhametli bir aracı. Şunu unutmayın kardeşlerim ve misafirlerimiz, bizi kurtaran tövbemiz değildir. Ordo Salutis dediğimiz inancımızın Kurtuluş Düzenine göre tövbeden önce iman gelir. Biz Tanrı’nın lütfu sayesinde ve iman ile kurtulduğumuza inanırız, tövbe ettiğimiz için yada yaptığımız iyi işlerden dolayı değil. Ünlü sanatçı Müslüm Babanın bir şarkısı var, hemen konu gelmişken değinelim. (Şarkının yazarı kendisi değildir)
Cennet Bahçesi
artık günahları bırakmalıyız
zaman varken tövbe etmek ne güzel (yoldan dönmek)
bu dünyadan sonra ahiret için
allah'a ibadet etmek ne güzel
bitmeyen bir hayat bizi bekliyor
canın ne isterse rabbin veriyor (burası çok ilginç)
öyle yaratmış ki sözler yetmiyor
cennet bahçesine girmek ne güzel (tövbe ile cennet öğretisi)
kabir melekleri gelecek bir gün
belki güleceğiz belkide üzgün
inşallah defterin olursa düzgün (iyi işler)
cennet bahçesine girmek ne güzel (iyi işlerle cennet öğretisi)
Şaka bir yana bu şarkıda temel Müslüman ilahiyatı özetleniyor, bir çok dinde de iyi işler ve tövbe ile kurtuluş öğretisi anlatılır ki bizde okullarda bu öğreti ile büyüdük. Ancak bizim ilahiyatımızda iyi işler imandan sonra gelir, tövbe edilir ve iyi işler sürekli yapılır çünkü Rab İsa’nın bizim için yapmış olduğu muhteşem işi görürüz. Tövbe ederiz çünkü hayatımızın geri kalanında Kutsal bir yaşam sürmek isteriz. Tövbe ederiz çünkü Mesih’e benzemek isteriz. Dolayısıyla Tanrısal Kurtuluşumuzla ilgili olarak, ne kadar yaptığınız yanlışlardan pişmanda olsanız, ne kadar bunlardan vazgeçmek için arzulasanızda; Mesih merkezli olmayan hiçbir tövbe gerçek tövbe değildir. Onun için ilk önce Mesih İsa’nın insanın kurtarıcısı olduğuna inanıp ardı sıra gitmesi gerekir, ancak o zaman gerçek tövbe öğretisiniz anlarız…
Tövbe aynı zamanda yürekten olmalıdır. Unutmamalıyız ki dualarımızda ve isteklerimizde Tanrı’nın hareketlerini değiştiremeyiz, Tanrı kendi amacı doğrultusunda arzusuna uygun kararlar verir. Manipülasyon’da yapamayız Tanrı’ya. Kandıramazsın ki Tanrı’yı kendini acındırarak. Tanrı herşeyin farkındadır, yürekleri görür, arzuları sınar, davranışlarımızı bilir. Bunun için dualarımızda ve tövbelerimizde ikiyüzlü değil fakat içten olmalıyız. Gerçekten tövbe pişmanlık içerir ve pişman olduğumuz şeyden rahatsız olduğumuzu dile getiririz ve bunu bir daha yapmayacağımıza söz veririz, bunun için tövbe ettiğimizde düşüncelerimizde değişmeliyiz…
Tövbe hayat değiştirme amaçlı olmalıdır. Tövbe bir yaşam biçimidir, biz her günümüzde yaşayacağımız hayatı seçeriz ve tövbe her günümüzü etkileyen bir davranıştır. Gerçek tövbe ile yaşamımızı Tanrısal bir temelde değiştirdiğimize söz veririz, davranışlarımızda değiştiğimize söz veririz. Bunun için tövbe davranış değişikliğini içerir.
Sonuç:
Protestan Kiliseleri, Martin Luther’in 95 Tezlik tövbe çağırısıyla başladı, ve bizde bugün bir çağrı yapıyoruz. Biz Ruhsal anlamda bozulmuş olduğumuzdan dolayı devamlı olarak günaha yatkın hareket ediyoruz. Fakat Mesih’te büyüyen imanlılar olarak Koloseliler kitabında anlattığı gibi “günahlarımızı öldürmeliyiz ve tövbede büyümeliyiz”. Bugün yeni bir başlangıç yapın. Mesih İsa’nın kurtarıcı olduğuna inanmayan siz misafirlerimiz, bugün Rabbe yüreğinizi açın, imanla İsa’yı yüreklerinize alın ve geçmiş günahlarınızdan tövbe edin. Yeni bir başlangıç yapın ve tövbe ile günahlarınızı arkanızda bırakın. Siz kardeşlerim, Rab İsa Mesih’i yüreklerinize almış olan inanlılar olarak, her yeni günde günahınızı öldürün ve kutsallaşın. Dua ile, Tanrı sözünü çalışma ile, kardeşlerle paydaşlık ile gözlerinizi iyi ve ahlaki olana dikin, Mesih’in kurtarış işini anımsayarak davranışta ve düşüncelerinizde yenilenin.
İlahiyatçı Thomas Watson şöyle diyor.
Buz ne kadar uzun süreli olarak donarsa, o kadar kırılması zor olur.
Bunun için size teşviğim; her yeni gün Rabbin önüne tövbe ile yaklaşın.
Ekstra Çalışma Ayeti:
2.Tim 2:22-26